Nerede kendimi bulsam orada kayboluyorum.
Eskiden 1 saat bana has olsun, kaliteli geçireyim fikri baskı yaparken şu aralar "ne olursa razıyım" modundayım.
O çile öyle de böyle de çekilecek.
Zihniyetleri değiştirmeye kudretimiz,
o öyle olmasın, bu böyle olsun demeye hakkımız var mı?
Birbirine saygıdan bahseden, sevgiyi mumla arayan cemiyyatlardan hallice ahvalimiz.
Yaşa göre muamele var fakat yaşa göre saygı yok.
Yaşa göre sevgi var fakat sevgiye saygı katiyen yok.
Müşkil Dünyası, ne bekleniyor ki. Hastayız. Ruhumuz aldığı hasarlardan sonra güç bela ayağa kalkmaya çalışırken biriken günahlardan tekrar yere yığılıyor.
Yanlış ilaç verilmiş olabilir. Son kullanma tarihi geçmiş insanlardan meşrebimiz zelzele yaşamış olabilir.
Kendi kendimizin doktoruyuz böylece. Anlasak da tedaviyi dualara bıraktık, bizi en iyi anlayana...
Birine iyi gelebilmeyi, elimiz iğne,iplik tutmazken söküklerini dikebilmeyi içimizdeki derin sevgiyle öğrendik. Cahilliğimiz gençliğin verdiği cühelalıktan mütevellid. Birinin söküğünü dikerken kendi elbablarımızı yırtmak ne denli mantığa sığar orası muglak.
Gönül defterini gelen karalamış, geçen karalamış yine de ziyan olsun istememişiz, silmişiz sabırla..
Biz silmişiz, karalamış gönül sahibi. Yetmezmiş gibi yeni sayfaya geçmiş. Benciliyen saf, bencileyn seven var mıdır? Söyleyin!
Sevdiceğin kaleminden gelen sözler kime düşüncesi kurt gibi yiyor beynimizi sessiz, sakin, yavaş yavaş.
- Arafta mısın?
- Fazlasıyla. Hakkıyla belki de. Arafta bırakanlara sormak lazım bu suali.
Her günümüz Allah'a emanet. Söz konusu özlemek olunca şaşıyoruz bazen hasbelbeşer, kanıyoruz canlı, diri hayallere. "Uzaktan sevgiyi muhafaza etmek sevgilerin en güzeli" düsturunu işliyoruz belkide kim bilir.
İbadetlerde böyle değil midir? Önce duyar sonra tatbik ederiz. Sevmek keza. Önce duy sevildiğini sonra sev seveceğini. İşitmek varsa kulak da vardır öyleyse. Daire-i Afak büyük. Hayalimizde güzelleştirdiğimiz muhatabımız kimi zaman bir mumun ışığında, kimi zaman boş kalan meyva tabağında çarpıyor gözümüze. Elemli cismaniyetin, ebediyetle ve cennetle ne alakası var? İnsan ve diğer herşey arasında eşyat başladı. Neden diye sorarsanız..
"Çünkü bilmeyi isteyen, ve bilinmek istenen aynı varlıktır." Sevmek mefhumu insan olabilme mefhumunun öyle güzel tercemesi ki hissedebilene yine elbette.
Kırmadan, yormadan, gelmeden ve koşmadan bitmez bu ömür. Affetmeden, gönül almadan ve birlikte yürümeden de geçmez bugün. Son nefes de dirayet sahibi olmanın insanlara ne faydası var?Değerlerimizi ellerimizle ayaklar altına sermeyelim ki gönüllerimiz cünbiş-geh olmasın.
Kıymetimiz duyulsun bir defa yada son bir defa. Özlemek içimizde hep olsun ama kursakda ukde olarak kalmasın. Birbirimize zahmetsiz insanlar olalım. İnsan insana her zaman lazımdan "kullanılmak" manası çıkmasın. Güzel sevmek, sevemedin olmasın. Maşukiyet şımartmasın büyümüş ruhuzunu. Aşkbazi sözü de acı çekmeyi sevenlere hiç yakışmıyor.
Nere gitsen geleceğim mahşerde olsan bile
Alay etme benimle arada vardır aşklar
Ayrılmaz bir bütünüz yaratmışız sevgiyi
Ölmedim ayaktayım yaşıyorum sayende
Alay etme benimle arada vardır aşklar
Ayrılmaz bir bütünüz yaratmışız sevgiyi
Ölmedim ayaktayım yaşıyorum sayende
Izdırap yok ki bende sendekileri isterim
Biz bize pay etmişiz sevgimiz ağlamasın
Gönül bu gülecektir acıyı sen yaşama
Sevginle yaşıyorum bitmez ki harcamakla..
Biz bize pay etmişiz sevgimiz ağlamasın
Gönül bu gülecektir acıyı sen yaşama
Sevginle yaşıyorum bitmez ki harcamakla..
Yorumlar
Yorum Gönder